MISIR VE MISIR'DAKİ İSLAMİ HAREKETLER
Mısır; Nil nehrinin topraklarını bereketlendirdiği Afrika'nın kuzeyinde, Akdeniz'in güneyinde yer alan geçmişi ve kültürel mirasıyla hem İslam – Arap dünyasının hem de insanlığın önemli yerlerinden biridir. Coğrafi konumu bakımından topraklarının büyük bir kısmı Afrika kıtasında yer alan Mısır, Sina yarımadası ile Asya kıtasına uzanır. Kuzeyinde Akdeniz, doğu ve güneydoğusunda Filistin, Suudi Arabistan ve Kızıldeniz; batısında Libya, güneyinde ise Sudan yer almaktadır. 23°-31° kuzey enlemleri, 25°-35° doğu boylamları ile Mısır, Kuzey Yarımküre'de yer almaktadır. Ülkeye genellikle sıcak ve kurak bir iklim hâkimdir. Ülkenin Akdeniz kıyıları dışında pek yağış görülmemektedir. Ciddi su probleminin yaşandığı ve yağışların az görüldüğü ülkede toprağın verimliliği, Nil Nehri'ne bağlıdır. Bitki örtüsünün seyrekliğinden dolayı hayvan türleri bakımından çeşitlilik görülmemektedir. Tarım alanları, ülke yüzölçümünün %4'ünü kaplamaktadır. Kullanılabilir arazinin kısıtlı olması sebebiyle devlet; çölden yeni toprakların kazanılması, kanal, gölet ve baraj inşası için yatırımlar yapmaktadır. Bu bağlamda Asvan Barajı tarım alanlarına sulama imkânı sağlamış ve ekili alanların oranını artırmıştır.
Akdeniz'i Hint Okyanusuyla birleştiren Süveyş Kanalı, Mısır için önemli bir gelir kaynağı olsa da bu ülke için ciddi bir sanayileşmeye ihtiyacı vardır. Mısır ekonomisine tarımla birlikte endüstri ve turizm de önemli katkı sunmaktadır. Tekstil, petro-kimya ve çimento Mısır'ın başlıca endüstri dallarıdır. Mısır demir, fosfat, kireçtaşı ve tuz gibi doğal kaynaklara sahip olmanın yanı sıra OPEC (Petrol İhracatçı Ülkeler Teşkilatı) ve OAPEC (Petrol İhracatçı Arap Ülkeleri Teşkilatı) üyesi olup petrol ve doğalgaz ihracatı da yapmaktadır. Dünyanın yedi harikasından sayılan piramitler, İskenderiye feneri ve kral mezarları ise Mısır'ın önemli turizm gelir kaynakları arasında yer almaktadır. Mısır, uzun ve çeşitlilik gösteren tarihiyle birçok milletin izlerini taşımaktadır. Özellikle Emevîler, Abbâsîler, Memlükler ve Osmanlılardan kalma cami ve medreseler, han ve kervansaraylar önemli tarihi mekânlardır. Mısır'da yerleşim merkezleri arasında yeterli bir ulaşım ağı bulunmaktadır. Demiryolları ve karayollarının büyük bir kısmı, yerleşimin yoğun olduğu Nil Havzası boyunca yer alır. İki yanı denizlerle çevrili olan Mısır'da her türlü geminin yanaşabileceği limanlar bulunurken Nil'in büyük bir kısmında da gemilerle ulaşım sağlanır.
103 milyonluk bir nüfusa sahip olan Mısır'da, Osmanlı hâkimiyeti sonrası başlayan İngiliz sömürgeciliği sürecinde ülkenin toplumsal dokusunda ciddi tahribatlar meydana getirilmiş, kulüp kültürü vücut bulurken ‘ayrıcalıklı' zümreler de türe(til)miştir. Özellikle bürokraside İngiliz güdümlü aileler ön plana çıkarılır. Hem İngilizler ve misyonerler eliyle hem de kavmiyetçilik üzerinden Mısır'ın özellikle İslami kimliği dejenere edilmek istenir.