Bangladeş'teki İslâmî Hareketler
Yakın dönemde adı önce Cemaat-i İslâmi liderlerine verilen idam kararları, gerçekleştirilen infazlar ve bu idamlara karşı sergilenen büyük kitlesel tepkilerle daha sonra da Myanmar ordusu ve Budist çetelerce katliama uğrayan Arakanlı Müslümanların kaçış sonrası sığındığı coğrafya olması nedeniyle sürekli gündeme gelen ve “Bengal Yurdu” anlamına gelen Bangladeş, 26 Mart 1971 tarihinde bağımsızlığını ilan eden bir İslâm ülkesidir. Bangladeş, Birleşmiş Milletler (BM)'in 2016 verilerine göre 160 milyonu aşan nüfusuyla dünyadaki nüfus yoğunluğu en yüksek ülke olup Güneydoğu Asya'da yer almaktadır. Ülkenin doğu, batı ve kuzeyde Hindistan; güneyde ise Bengal Körfezi ve çok küçük olmak üzere Myanmar ile sınırı vardır. Topraklarının büyük bölümü üç büyük nehrin (Ganj, Brahmaputra, Meghna) ve beraberinde pek çok nehrin ve kanalın oluşturduğu bir deltadır. Sahip olduğu engin yeşil tarlalar, kuzeydoğuda 244 metre ve güneydoğuda 610 metre ortalama yükseklikleri olan alçak dağlarla çevrilmiştir. Ülkenin başkenti, aynı zamanda en büyük şehri olan Dakka'dır. Diğer büyük şehirler; Chittagong, Rangpur, Khulna, Rajshahi, Barisal, Mymensingh ve Sylhet'dir.
Topraklarının % 62'si tarım alanı, % 4'ü otlak, % 15'i ormanlık alandan oluşan ve tropikal bir iklime sahip olan Bangladeş'te yazlar sıcak, kışlar ılık geçmektedir. Nüfusunun % 90'ı Müslüman olup büyük bir çoğunluğu sünnidir. Kalan nüfusun % 9'u Hindu, % 1'i ise Budist ve Hristiyan'dır. Hristiyanların çoğu Bangladeş'e misyonerlik faaliyetlerinde bulunmak için geldiğinden sistemli bir çalışma yürütmektedirler. Bu yüzden sayılarının azlığına rağmen ülkede varlıklarını ciddi bir şekilde hissettirmektedirler. Bangladeş'te çok az sayıda animistler (tabiata tapanlar) de mevcuttur.