Dünya Kadınlarının İslam'a Yönelişlerinin Ardındaki Etkenler
GİRİŞ
Oryantalizmin donanımını tamamlayıp İslam'a karşı dezenformasyon harekâtı başlattığı 19. yüzyılın başlarından bu yana, kadının İslam'daki yeri gündemdeki yerini sürekli korudu.
İslam'ın insanlık üzerindeki etkisini en aza indirmeye dönük saldırılar, İslam'ın bilimsel ve teknik ilerlemeyi engellediği iddiası üzerinde odaklandı. Onunla aynı ölçüde İslam'ın kadın haklarının ihlaline yol açtığı iddiası işlendi. Neo-oryantalist sürece geçildiğinde, İslam'ın insanlara karşı haksız güç kullanımını teşvik ettiği iddiası öne çıktı. Ama bu iddia da kadın konusuna yöneltilerek İslam'ın kadına yönelik haksız güç kullanımını beslediği yönünde işlendi.
Söz konusu iddialar, geleneksel yaşam koşulları içinde İslam'ın emirlerinin ihmal edilmesinden kaynaklı, kadına yönelik ayrımcılık ve şiddet vakaları ile desteklendi. İletişim kaynakları kullanılarak bu şiddet vakalarının illiyeti konusunda gerçekleştirilen sapma toplum zeminine ulaştırıldı. Bu yolla zihinlerde kadının mağduriyetinden İslam'ın sorumlu olduğuna dair bir algı örülmeye çalışıldı.
Küresel ölçekte sürdürülen İslamofobi üretiminde de İslam'ın meşru olmayan, haksız şiddeti beslediği iddiası da kadına yönelik hukuksuz uygulamalardan İslam'ın sorumlu olduğu iddiası ile birlikte işlendi.
Diğer yandan dünyada genel anlamda maneviyat aleyhindeki akım da canlılığını koruyor. 19. yüzyıldan bu yana devam eden dünyevileşme, madde üzerinden mutlu olma, hazzı maddi varlıkla sınırlama yönünde geliştirilen modernist söylem, imkânlarını sürekli genişleterek ve kendisini yenileyerek zihinleri, dolayısıyla tutumları etkilemeyi sürdürüyor. Bu akım da özellikle haz bağlamında kadını odağa alıyor; dolayısıyla kadınla maneviyat arasındaki bağı zayıflatma yönünde işliyor.
İslam ve kadın, kadın ve maneviyat konusunda oluşturulan bu karanlık tablo içinde beklenen; kadının İslam'a karşı isyan etmesi, dünyadaki Müslümanlaşmanın kadınlar aleyhinde harekete geçirilerek durdurulmasıdır. Oysa günden güne daha da hızlanan Müslümanlaşma akımında kadınlar hep erkeklerin önünde yer almaktadırlar.
Gelişen haberleşme imkânlarıyla, Japonya'dan Amerika Birleşik Devletleri'ne; Rusya'dan Nepal'e dünya genelinden duyulan Müslümanlaşma haberlerinin odağında genellikle kadınlar yer alıyor. Dünya kadınları, kadının İslam'daki yeri konusunda oluşturulan algıya rağmen İslam'ı seçiyor.
Analizimiz, haber kaynaklarına ve akademik çalışmalara yansıyan Müslümanlaşma örneklerinden yola çıkarak dünya kadınlarının İslam'a yönelişlerinin ardındaki etkenleri tespit etmek üzere kaleme alınmıştır. Analizimizin daha ayrıntılı araştırmalar gerektiren bu konuya sadece dikkat çekme ile sınırlı olduğunu belirtmekte yarar görüyoruz.